Kaçımız bu şarkıyı hatırladı acaba?Bilmeyen ve hatırlamayanları Google 'a yönlendirdikten sonra konumuza dönelim.
Zamanın izafi olduğunu izafiyet teorisini  savunanlar bulunduğun zamana göre şeklinde belirtmiş.Dün izlediğim bir filmde,uzayda karadiklerden geçen,yaşamaya uygun yeni bir gezegen arayan bir pilot vardı.Filmde boyutlar arası o kadar geçiş yaptı ki en son kendi evinde bir geçmiş zaman geri döndü.Olabilir mi?Film deyip geçiyorum.
Orada da zaman kavramları çok değişik işlendi.Özellikle bir gezegendeki yedi dakikanın,diğer gezegendeki yürmi seneye filan denk gelmesi,gidip geri geldiklerinde yolculuk edenlerin yaşının değişmemesine karşın,gemideki kişinin yaşlanması orjinaldi.
Üniversiteyken bir hocamız,olaya değişik bir açıdan bakmıştı.Fen dersi öğretimiydi tabi,malum astrofizik okumadım.Şu şekilde özet geçeyim:
Çok sevdiğiniz biri ile uzun zaman görüşmediniz.Olacak bu ya havaalanında karşılaştınız.On beş dakika vaktiniz var.Tabi bu bulunduğunuz gezegene göre.Nasılsın,iyi misin? Ne var ne yok? Demeye kalmadan uçaklarınızın anonsu yapılıyor.Görüşmek üzere cümlesi ile son buluyor bu süre.Sizce gerçekten on beş dakika oldu mu?
Bir diğeri de bu benim kendi yorumum olsun.Lunaparktaki en tehlikeli ve adrenalin dolu araca bindiniz.Hız treni,Balerin,Ahtapot ya da Kamikaze.Özellikle ilk bindiğinizde ne zaman bitecek bu eziyet diye beklersiniz.Kollarınız boşalır.Bağırmalar,çığlıklar,feryatlar birbirine karışırken aşağı inmeyi haya edersiniz.Aslında orda bir ya da iki dakika kalıyorsunuz.Tabi gerçekte kaç saat hissettiğiniz size bağlı.
Özellikle sıkıntılı anlarınızda zamanın geçmediğini hepiniz test etmişsinizdir galiba.Hele de ortada kötü bir durum varsa.Cep telefonunuza sürekli bakarsınız.Saati sürekli kontrol edersiniz.Kalkıp dolaşırsınız ama zaman geçmez bir türlü.
Son bir espri ile bitireyim.Üniversite dersteyiz.Arkadaş sordu:
-Kaç dakika var?
-On dakika var.
-On dakika önce de on dakika vardı.